Ülkemizde olduğu gibi sera tarımının genel olarak doğal koşulların uygun olmadığı zamanlarda yapıldığı göz önünde tutulursa sonbahar, kış ve ilkbahar aylarını n güneşlenme durumu sera planlaması ve yerinin seçiminde önemli derecede etkili olmaktadır. Her bitkinin gelişmesi sırasında gereksinme duyulan güneşlenme, miktarı bellidir. Güneşlenme miktarı arttıkça genel olarak bitki gelişmesi ona paralel olarak artar. Özellikle kış aylarında havaları n sürekli bulutlu olabileceği düşünülürse, güneşlenmesi fazla olan yerin sera yeri seçiminde tercih edilmesi gerekir. Bitkilerin gelişmesinde farklı güneşlenmeye gereksinme duymaları değişik bölgelerde değişik sera yapımını zorunlu kılar. Sebze yetiştiriciliğinin Güney Anadolu’da, çiçekçiliğin ise Marmara Bölgesinde yaygın oluşu bunun sonucudur.
Sera yapımında çevrenin sıcaklığı en önemli faktördür. Ülkemizde ışıklanma yönünden hemen hemen her yerde sera yapımı mümkün olabilmektedir. Sera içinde arzu edilen sıcaklığın elde edilmesinde çevre sıcaklığının büyük rolü vardır. Kış ayları ılık geçen yerler ile soğuk geçen yerler karşılaştırıldığında soğuk yerlerde ısıtma masrafının çok daha fazla olacağı bir gerçektir.
Sıcaklık bitki gelişmesinde ana faktörlerden biridir. Işık ve güneşlenme olsa bile çevre sıcaklığının uygun olmaması durumunda bitkilerde gelişme olmaz. Bu nedenle soğuk mevsimlerde özellikle geceleri seralarda ısıtma zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Sera ısıtılmasının olanaklar ölçüsünde azaltılabilmesi için sera yerinin zorunluluk olmadıkça ılık bölgelerde seçilmesi, bölge içinde ise güneşlenmesi fazla, radyasyonla ısı kaybının az olacağı, ısınmanın çevreye göre daha fazla olacağı yerler seçilmelidir. Mikroklima alanlarının sera yapımı için uygun yerler olabileceği göz önünde tutulmalıdır.
Sera bitkilerinin sıcaklık istekleri farklı farklıdır. Sera yerleri seçilirken bu farklılıklar esas tutularak bazı bitkiler için az uygun olan yerler diğer bazı çeşitler için daha uygun yerler olabilir.
Sera kurulacak yerde yerel rüzgârların incelenmesinde yarar vardır. Rüzgârların seralar üzerinde hem seralara verecekleri yıkma, örtü malzemesini yırtma ve kırma, hem de örtü malzemesi ne kadar sıkı ve sağlam yerleştirilmiş olursa olsun sera içi sıcak havanın çeşitli yollarla ve kolaylıkla dışarı kaçmasında ve sera içinde fazlaca ve zararlı hava cereyanı oluşması gibi zararlı etkisi yanında sera havalandırmasının kolaylaşmasında ve sera neminin azaltılmasında olumlu yönde etkileri olmaktadır. Bu nedenle sera yeri seçilirken, soğuk ve kuvvetli rüzgârların direkt seralara gelmeyecek biçimde rüzgârdan korunmuş olan yerlerin, serinletici etkisi olan hafif rüzgârı n bulunduğu yerlerde ise rüzgârın etkisine açık olan yerlerin sera yeri olarak seçilmesine özen gösterilmelidir. Rüzgârlı bir yerde sera kurma zorunluluğu varsa etkili ve zararlı rüzgâr tarafına rüzgâr kıranlar tesis edilmelidir. Bu tesisler çeşitli ağaç ve çalı topluluklarından oluşmalıdır. Burada da rüzgârın bütünüyle değil de belli oranlarda kesilmesi gerekir. Aksi halde anafor oluşumu meydana gelmektedir.
Şayet seraları rüzgârdan koruma olanağı yoksa seraların dar yüzeyi (alın kısımları) rüzgâr tarafına getirilmelidir. Böylece rüzgârın seraya çarpma yüzeyi azaltılmış, dolayısıyla rüzgârın basınç ve soğutma etkisi azaltılmış, buna karşın sera içi havalandırmasına olumlu etki yaratılmış olur.
Anafor oluşumu hangi durumda söz konusu olur?
Yoğun (intensiv) tarımın yapıldığı yerler olması nedeniyle sera alanları toprağının kaliteli olması gerekir. Yer seçimi yaparken diğer faktörlerin yanında toprağında bitki yetiştirme yönünden fazla bir sınırlama yaratmaması arzu edilir. Sera toprakları için tınlı-humuslu, besin maddelerince zengin, su tutma yeteneği iyi, drenaj, taşlılık, sığ olma sorunu olmayan topraklar iyi topraklardır.Şayet bitkiler tabla, saksılar veya özel yetiştirme ortamlarında yetiştirilecekse toprak, sera yeri seçiminde önemli bir faktör olmamaktadır.
Toprak alt tabakaları geçirgen olmayan yerlerde sulama ve yağış sularıyla taban suyu yükselebilir. Bu gibi yerlerde sera yapılması zorunluluğu varsa drenaj sorunları giderilmeli ve sera toprağı askıya alınmalıdır. Sera kurulacak yerde taban suyu seviyesi en az 1 m. derinlikte olmalıdır. Taban suyu seviyesinin yükselmesi toprağın soğumasına, havasız kalmasına, köklerin hastalanmasına neden olacaktır.
Sera yapılacak arazilerin toprak yapısı sera inşaatı bakımından da önemlidir. Gevşek yapılı topraklar üzerinde sera inşaatı daha pahalıya gerçekleştirilecektir. Zira gevşek zeminlerde temel derinliği ve temel için kullanılan malzemeler daha fazla olacaktır. Sera toprağının taşıma kapasitesi en az 2-2,5 kg/cm2 olmalıdır.
Sera toprağı yanında arazi topografyası da sera yerinin seçiminde etkilidir. Sera kurulacak alanların çok eğimli olması sera yapımı, sulama ve toprak çalışması yönünden güçlükler yaratacaktır. Yağış sularının tahliye edilemeyeceği yağışlı, çok düz alanlarda fazla suyun akıtılamaması nedeniyle sera alanının bu gibi yerlerde seçilmemesi gerekir. Düz yerlerde sera kurulma zorunluluğu varsa sera içi eğiminin yeterli olması arzu edilir. Sera yerinin eğimli arazilerde kurulması durumunda teras yapılma zorunluluğu vardır. Bu durumda arazinin üst toprağı bir kenarda bırakılarak teras yapılmalıdır. Aksi halde bitki için uygun olamayan alt toprak üzerinde yetiştirme yapma zorunluluğu ortaya çıkar.
Plastik seraların ağırlıkları cam seralara göre daha hafif olduğundan daha eğimli alanlarda kurulma olanakları vardır. Ancak eğimi çok fazla olan yerde sera kurulacaksa teraslama yapı İması gerekir. Karık sulama yöntemiyle sulama yapılması tasarlanan seralar için en uygun arazi eğimi %0.5-1 arasıdır.
Sera yapılacak yer toprağının taşıma kapasitesi en az kaç kg/cm2 olmalıdır?
Seralarda azami güneşlenmeyi sağlamak amacıyla özellikle kış yetiştiriciliğinde seranın güneye, güney doğuya, güney batıya yönlendirilmesi arzu edilir. Bu durum düz ve güneye bakan yamaçlarda kolaylıkla karşılanırken, eğimin kuzeye olduğu yerlerde doğal ışıktan ve güneş radyasyon ısısından faydalanma daha az olmaktadır.
Arazi eğiminin güneye yönlenmiş olması, seralar için soğuk, kuvvetli kuzey rüzgârlarının engellenmesi yönünde dolaylı ve olumlu etki yapacaktır. Seraların yönünü tayin eden en önemli etken, seranın kurulacağı arazinin durumudur.
Sera tarımının yapılabilmesi için sulama suyunun mutlaka var olması veya kolaylıkla temin edilebilmesi gerekir. Çünkü açık alanlardaki yetiştiricilikte doğal yağıştan doğrudan yararlanılabilirken sera yetiştiriciliğinde bu mümkün değildir. Bu amaçla sulama suyu akarsulardan, göllerden, artezyen, derin kuyulardan veya kent içme suyu şebekesinden sağlanabilir. Su ihtiyaçları hesaplanırken, sebzelerin gelişme sürelerinde ortalama bir değerle 12.5 lt/m2 su ihtiyaçlarının olduğu dikkate alınır. Toprak tipine bağlı olarak bu miktar 40 lt/m2’nin üstüne çıkabilir. Yıllık olarak 1m2 sera alanının su gereksinmesi 0.8.-1.5m3’tür.
Seracılıkta su temin yolları nelerdir?
Temin edilen sulama suyunun sulamaya uygun olması, toprakta tuzlanmaya ve kalite bozulmasına neden olmaması gerekir. Su, seralarda sulama yapmak için olduğu gibi seranın ısıtılması, sıcak günlerde soğutulması ve nemlendirilmesi, hasat edilen ürünün yıkanması, ilaçların seyreltilmesinde de kullanılacaktır.Diğer tarımsal çalışmalarda olduğu gibi seracılık da ekonomik şekilde yürütüldüğü sürece yayılır, başarılı olur. Sera tarımı yukarıda da belirtildiği gibi büyük sermaye isteyen bir çalışmadır. Yapılan bu yatırımdan en iyi biçimde yararlanma ve karşılığında belli bir gelirin elde edilmesi gerekir. Bu nedenle sera yerinin seçimine özel önem verilmelidir. Sera yerinin seçiminde rol oynayan ekonomik faktörler yol, enerji kaynağı, işletmenin yerleşim düzeni ile pazar ve satış olanaklarıdır.